Doğa etrafınızda görebildiğiniz tüm ekolojik sistemi kapsayan ve yaşayan tüm canlı-cansız varlıkları kapsayan ögeye denir.
Doğa denince beynimizde canlanan ilk görüntüler genellikle ya bir orman ya bir dağ silsilesi ya da uçsuz bucaksız kumsalların olduğu denizlerdir. Doğa demek kısmende olsa çevre demektir. Bu da dünyamızın son dönemde yaşadığı çevresel problemleri akla getirir. Son dönemde teknolojinin gelişmesi ile o kadar çevresel felaket yaşandı ki doğa ve çevre denilince insanın içi cız ediyor. Sanki bilmediğimiz uzak olduğumuz geçmişte insanların tadını çıkardığı ancak günümüzde olmayan bir kavram gibi de algılanıyor. Bu da kısmen doğrudur çünkü bu hız ile doğayı yok etmeye çevreyi kirletmeye devam edersek gelecekte bir gün bir bilim kurgu filminden fırlamış bir platoda yaşıyor olacağız.
Teknolojinin acımasız bir hız ile ilerlemesi ile doğanın yok olması arasında doğrusal bir orantı vardır. Teknoloji geliştikçe asosyal olmaya başlayan insanoğlu daha çok tüketmeye teşvik edilmekte bu da doğanın kendini yenileyebilme hızından daha hızlı doğayı yok etme hızlarına ulaşmamızı sağlamakta.
Hayat devam etsin daha sağlıklı ve daha uzun yaşamak istiyorsak her bireyin çok büyük bir sorumluluk ile yaşaması bilinçli olması gereksiz tüketimlerden mutlaka kaçınması gerekmektedir. Bu temel kurallar yazarken okurken kolay ama uygulamaya geldiğinde zor görünebilir ancak hangi alışkanlığımızdan bir miktar feda edebileceğimizi kişisel olarak bilir ama yapmakta zorlanırız. Bunu aşabilirsek sağlıklı çevre geniş zengin içerikli bir doğaya ve sonunda da mutlu insanların yaşadığı bir gezegene sahip olabiliriz.